Bu saçma iftiralar o günden bugüne intikal etmiş demek ki. Osmanlı’ya ilk kez elektiriği, hava gazını, arabayı (üstüne 5 bin kilometre karayolu) ve Avrupa’dan 5 sene sonra telefonu getiren birine bunları söylemek kuru iftiradan ötesi değildir. Abdülhamid zorunlu olarak bir baskı kurmuştur ki bu sayede devlet uçurumun kenarından dönmüştür. Aynı şekilde Atatürk’te ne zaman demokrasileşmeye çalışsa karşısına bir engel çıkmıştır. Bu nedenle demokrasinin temellerini oturtmak için muhteşem bir diktatörlük sergilemiştir. Lâkin, İttihatçılar’in uyguladığı baskı hiçbir şekilde meşrûlaştıralamaz. Nitekim hürriyeti getirdiğini iddia edenler onlardı.
Melih
Mükemmel olmuş hocam, sitedeki tüm yazılar çok güzel başarılarınızın devamını dilerim.
muda
Bu saçma iftiralar o günden bugüne intikal etmiş demek ki. Osmanlı’ya ilk kez elektiriği, hava gazını, arabayı (üstüne 5 bin kilometre karayolu) ve Avrupa’dan 5 sene sonra telefonu getiren birine bunları söylemek kuru iftiradan ötesi değildir. Abdülhamid zorunlu olarak bir baskı kurmuştur ki bu sayede devlet uçurumun kenarından dönmüştür. Aynı şekilde Atatürk’te ne zaman demokrasileşmeye çalışsa karşısına bir engel çıkmıştır. Bu nedenle demokrasinin temellerini oturtmak için muhteşem bir diktatörlük sergilemiştir. Lâkin, İttihatçılar’in uyguladığı baskı hiçbir şekilde meşrûlaştıralamaz. Nitekim hürriyeti getirdiğini iddia edenler onlardı.